Sigorta sözleşmeleri, niteliği gereği güç dengesizliğini içerisinde barındıran sözleşmelerdir. Bu dengesizlik, sözleşmenin taraflardan biri olan sigortacının, diğer taraf olan sigorta ettirene karşı uzmanlık, teknik bilgi ve ekonomik güç bakımından üstün konumda olmasından kaynaklanmaktadır. Sigorta ettiren ise sigorta korumasına ihtiyaç duyan ancak sözleşme şartlarını müzakere etme gücünden yoksun(çoğunlukla) bir taraf olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kanun koyucu, bu güç dengesizliğinin sigorta ettiren aleyhine sonuç doğurması riskinin önüne geçmek amacıyla pek çok yasal düzenlemeye imza atmıştır. Bahsi geçen yasal düzenlemelerin en temeli sayılabilecek düzenleme ise 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6. kitabında yer alan koruyucu hükümlerdir.
6. kitabın ilk kısmında (TTK m.1402-1452) tüm sigorta sözleşmelerine uygulanacak nitelikte olacak şekilde genel hükümler tesis edilmiş, ikinci kısımda (TTK m.1453-1520) ise sigorta türlerine göre ayrı ayrı olacak şekilde özel hükümler tesis edilmiştir. İkinci kısmın ise kendi içinde ilk bölüm zarar sigortaları (TTK m.1453-1486); ikinci bölüm can sigortaları (TTK m.1454-1520) şeklinde tasnif edildiği söylenebilir.
Kanun koyucu, koruyucu hükümler ile sigorta hukuku kitabı açısından, sözleşme serbestisi ilkesine sınır çekilerek koruma altına alınan maddeler bakımından; bazı madde hükümlerine aykırı yapılan sözleşmelerin geçersiz olduğu, bazı madde hükümlerine aykırı sözleşme şartlarının geçersiz olduğu ve son olarak bazı madde hükümlerinin ise sigortalı aleyhine değiştirilemeyeceği şeklinde üç farklı düzenleme öngörmüştür.
Kanun koyucunun, koruyucu hükümleri düzenlerken kullandığı metot; madde metninin, dolayısıyla da sigorta hukuku kitabının bütününün, emredici maddeleri yönünden karmaşık bir nitelik kazanmasına sebebiyet vermiştir. Kanun koyucu tarafından yapılan tasnif, karmaşıklığa yol açmakla birlikte, fıkralara ve hatta cümlelere ilişkin yer alan hükümler, düzenlemeler arasındaki sınırların netliğini kaybetmesine neden olmaktadır. Bu durum, uygulayıcıların doğru hükmü tespit etmesini zorlaştırmaktadır.
Tarafımızca yapılan çalışmada da bu zorluğun kolaylaştırılması amaçlanmış olup, aşağıda sunulu tablo ile koruyucu hükümlerde bahsi geçen maddelere 3 başlık altında liste halinde yer verilmiş, fıkralara ve cümlelere ilişkin düzenlemelerin yer aldığı maddelerde;
1. Aykırı sözleşmelerin geçersiz olduğu fıkralar ve cümleler “kırmızı” ile,
2. Aykırı şartların geçersiz olduğu fıkralar ve cümleler “mavi” ile,
3. Aleyhine değiştirilemeyecek fıkralar ve cümleler “yeşil” ile,
Vurgulanmıştır. Herhangi bir renkle işaretlenmeyen madde düzenlemelerinin ise tamamı sol tarafındaki sütunda işaretlenen koruyucu hükme tabi olup, okuma kolaylığı açısından renklendirme yapılmamıştır. Linkteki tabloyu indirerek incelemenizi tavsiye ederiz.